Her canlı gibi işletmeler de doğar, büyür, olgunlaşır ve ölür. İşletmeler de fikir aşaması ile doğarak bu evreleri yaşar ve ömürlerini tamamlar. Tabii ki çeşitli müdahalelerle bu adımlar arasında geçiş evrelerini de yaşaması mümkündür. Fakat genel hatlarıyla her işletmenin belirli bir ömrünün olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle temel amaç, işletmeyi büyütecek aktiviteleri gerçekleştirerek olgunluk seviyesine ulaştırmak ve bu seviyede kalması için gerekli çalışmaları yürütmek olmalıdır.
Yeni girişimlerde geçen yıllara göre ciddi şekilde artışın yaşandığı bu dönemde, işletmelerin sektörde tutunması ve başarılı şekilde ilerleyebilmesi için sağlam adımlarla faaliyetlerini sürdürmesi gerekmektedir.
Yeni kurulmuş ve büyüme çabasında bulunan işletmeler genellikle iş fikirlerini doğru şekilde hayata geçirmenin yoğun çabası içerisinde, geleceği çok da düşünmeden hareket etmektedir. Bu yoğun çaba, kısa vadede işletmeye kazanım sağlamasına rağmen uzun vadede pazarda konumlanmayı olumsuz yönde etkilemektedir. İşletmelerin kuruluş aşamasından itibaren yorulmadan, ulaşılmak istenen sonuçlara doğru yol alması gerekmektedir.
İstenen sonuçlara doğru yol almak için işletmenin tüm çalışanlarının ortak değerler doğrultusunda ortak hedefleri gerçekleştirmesi önemlidir. Stratejik hedefler, işletme yönetimi ile birlikte tüm çalışanları ortak bir amaç doğrultusunda bir arada tutmak için etkili bir yöntem olarak kullanılmaktadır.
“Nereye gitmek istediğini bilmiyorsan, hangi yoldan
gideceğinin hiçbir önemi yoktur.”
Uzun vadedevarmak
istenilen noktanın doğru şekilde belirlenmesi genellikle başarı için yeterli
olmamaktadır. İşletmedeki tüm çalışanlar, bu noktaya ulaşmak için aynı
hedefleri düşünmeli, bu hedefi gerçekleştirmek için ortak çaba sarf etmelidir.
Hedefler, belirli bir amaca hizmet eden, ölçülebilir, izlenebilir ve en önemlisi işletmeyi zorlayıcı ve radikal nitelikte olmalıdır. Yönetim ve çalışanlar, hedefin imkansız olmadığına ikna olmalı, kolayca gerçekleştirilebilir olmadığından da emin olmalıdır.
Ölçülebilir, izlenebilir
ve zorlayıcı hedeflerin belirlenmesi ile birlikte bu hedeflerin
gerçekleştirilme durumunu izlemek üzere anahtar performans göstergeleri
atanmalıdır. Anahtar Performans Göstergeleri (APG), hedefin başarılması için
gerekli adımlardaki başarı hedeflerini ortaya koymaktadır.
Peki bu hedefleri
kimler, nasıl gerçekleştirecek?
Önemli olan nokta da
budur. Stratejik hedeflerin gerçekleştirilmesinde en büyük destekçi işletme
yönetimi, hedefleri gerçekleştirenler ise çalışanların ta kendileridir.
Üst yönetim,
işletmenin varlık nedeni olan “misyon” ifadesinin ve varılmak istenen nihai
noktayı gösteren “vizyon” ifadesinin işletme çalışanları tarafından
benimsenmesini sağlayarak işe başlamalıdır. İşletmenin temelde ne amaçla
kurulduğu, hangi faaliyetleri gerçekleştirdiği ve nereye gitmek istediği
çalışanlara net şekilde aktarılmalıdır.
Çalışanlar tarafından
gerçekleştirilmek üzere belirlenen stratejik hedefler, işletmede en önemli
kaynaklardan biri olan çalışanları işletme için iyi şeyler yapma konusunda ikna
eder. Bu çerçevede misyon ve vizyon da iknada önemli bir motivasyon olarak
kullanılmalıdır. Stratejik hedefler, rutin işlerin dışında işletmeyi bir adım
öteye taşıyacak şekilde ortaya konmalıdır.
“Eğer merdiveni doğru
duvara yaslamamışsanız, attığınız her adım sadece sizi yanlış duvara daha hızlı
ulaştıracaktır.”
Hedeflerin başarılı
şekilde gerçekleştirilebilmesi için APG’leri ile birlikte takip edilmesi ve
sürekli izlenmesi önemlidir. İşletmenin temel amacına, stratejisine, misyonuna
ve vizyonuna uygun hedeflerin belirlenmesi, istenilen noktanın doğru
tanımlanması açısından büyük önem taşımaktadır. Aksi halde yanlış belirlenmiş
hedefler işletmeyi istenilen noktanın dışına saptıracaktır. Bu durum işletme
kaynağının yanlış yönlendirilmesine; zamanın, iş gücünün ve sermayenin boşa
harcanmasına neden olacaktır.
Her bir hedefin başarıya ulaşıp ulaşmadığını takip etmekte kullanılan APG’ler; oran, sayı veya miktar birimleri ile ifade edilebilir. Bir hedefin birden fazla göstergesi bulunabilir. APG’ler bize hedefin ne kadar gerçekçi olup olmadığı konusunda ipuçları vermektedir.
Hedeflerin gözden geçirilmesi yılın belirli periyotlarında düzenli olarak yapılmalıdır. Bu gözden geçirme toplantılarında önemli olan “hedeflerin başarısı ne durumda?” sorusundan önce “bu hedef için doğru göstergeleri takip ediyor muyuz?” ve “işletmemizi ileriye taşımak için belirlediğimiz bu hedef doğru bir hedef mi?” sorularının sorulmasıdır. Hedeflerin, işletmenin geleceği için doğru şekilde belirlenmiş olması gerekmektedir. Hedefler, işletme için “dokunulmaz” unsurlar değildir. Başta geçerli olduğu düşünülen hedeflerin, ilerleyen zamanlarda herhangi bir işlevi kalmayabilir. Bu durumda hedefler revize edilmeli veya ortadan kaldırılmalıdır. Bu sayede işletme “batık maliyet yanılgısı”ndan kurtulacaklardır.
İşletmeler
kuruluşlarından olgunluk seviyesine ulaşana kadar planlı şekilde büyümek ve
belirledikleri stratejik konuma ulaşabilmek adına stratejik hedefleri önemli
bir araç kullanmalıdır. İşletmelerin varlıklarını sürdürebilmeleri için bu
hedeflerin güncel dinamikler karşısında sürekli olarak gözden geçirilmesi ve
göstergeler yoluyla takip edilmesi önemlidir. Özellikle küçük ölçekli
işletmeler ile sektöre yeni atılan girişimciler için stratejik planlama,
stratejik hedefler ve anahtar performans göstergeleri gitmek istenen yolda
kendilerine ışık tutacaktır.
Yazar: Seda Caner